Ağız ve Çene Cerrahisi


1- Apse ve Kist Operasyonları ( Apikal Rezeksiyon )

Apikal Rezeksiyon Operasyonunun Yapıldığı Durumlar

*Diş kökünün yapı veya şekil bozukluğu sebebiyle kanal tedavisi'nin tam yapılamaması,
*Diş üzerinde çıkarılamayan bir restorasyonun varlığı nedeniyle kanal tedavisi yapılamaması,
*Diş kökünde kist oluşan vakalarda,
*Yapılmış kanal tedavisine rağmen hastanın ağrısının devam ettiği durumlarda,
*Diş kökünün kemik içerisindeki 1/3 uç kısmının kırılması durumlarında.


*Resimler temsili olup bilgilendirme amacıyla koyulmuştur.

2- Yirmi Yaş Dişleri ve çekilmesi

Ağzımızda en son süren dişler yirmi yaş dişleridir. Genellikle yirmili yaşlarda sürdükleri için bu isimle veya akıl dişi olarak da adlandırılırlar. Bazı kişilerde de doğuştan hiç yirmi yaş dişi germi oluşmamıştır. Dolayısıyla bu kişilerde yirmi yaş dişleri hiçbir zaman sürmez. Ancak bazen bu dişler oluştukları halde sürme problemleri oluştururlar.


*Resimler temsili olup bilgilendirme amacıyla koyulmuştur.

Yirmi yaş dişinin çekilmesini gerektiren haller nelerdir?

* Çürük: Tükürük, bakteri ve yiyecek parçaları yeni çıkmakta olan dişin açtığı yuvada birikerek hem yirmilik dişi hem de yanındaki azı dişini tehdit eder. Ağrı ve enfeksiyona yol açan ve apseyle sonuçlanan ağır tablolar meydana gelebilir.

* Dişeti hastalığı (perikoronit): Kısmen çıkmış bir yirmilik dişin, dişetinde bakteri ve yiyecek artıklarının depolandığı bir enfeksiyon odağı oluşur. Bu durum ağız kokusu, ağrı, ödem ve trismusa (ağzın tam açılamaması hali) sebep olur. Enfeksiyon lenfler aracılığı ile yanak ve boyuna yayılabilir.

* Basınç ağrısı: Sürme sırasında yer darlığı nedeniyle komşu dişlerde basınç oluşabilir ve sıkışmadan dolayı bir ağrı hissedilebilir. Bazı durumlarda bu basınç ödem ve şişmeye yol açar.

* Protezle ilgili sebepler: Protez planlaması yapılan bir ağızda yirmilik dişleri hesaba katmak gerekir. Çünkü, yirmi yaş diş çekildikten sonra değişen ağız yapısına göre yeni bir protez yapmak gerekecektir.

* Kist oluşumu: Gömük bir dişin sebep olduğu kistik lezyon vakaları gözlenmiştir. Kistik lezyonlar kemik yıkımına, çene kemiğinde kendiliğinden oluşan kırıklara ve çevredeki dişlerin yer değiştirmesine ya da zarar görmesine sebep olur. Kemik yıkımını önlemek için diş çekilmeli ve kist temizlenmelidir. Nadiren bu kist çok geniş alanlara yayılırsa tümörlere dönüşebilir ve çene kemiğine kendiliğinden kırıklara sebep olabilir.

* Ortodontik nedenler: Tamamlanmış bir diş arkında yer olmaması durumunda sürmekte olan yirmi yaş dişleri ark formunu bozacaksa çekilmeleri gerekir.

* Dişlerin kök uçlarında gelişen enfeksiyonların giderilmesi için, iltihaplı kök ucu ve iltihabın yayıldığı çevre dokuların temizlenmesi için kanal tedavisi yapılamayan durumlarda uygulanan bir operasyondur.

3- İmplant Tedavisi

İmplant, eksik dişlerin fonksiyon ve estetiğini tekrar sağlamak amacıyla çene kemiğine yerleştirilen yapay diş kökleridir. İmplant diş ve çene yapısını tamamen değiştirir. İmplant uygulamaları özellikle uzman çene cerrahları tarafından gerçekleştirilmelidir.


*Resimler temsili olup bilgilendirme amacıyla koyulmuştur.

4- Diş çekimi

Tüm bu çabalara karşın:

* Tedavi edilemeyecek veya restorasyon yapılamayacak büyüklükte diş çürüklerinde,
* İleri Periodontal (Dişeti) rahatsızlıklarında,
* Diş köklerinde tedavi edilemeyen enfeksiyon ve apselerde,
* Ortodontik tedavi amacıyla,
* Malpoze (aşırı önde veya arkada bulunarak diş sırasında yer almayan) dişlerin,
* Onarılamayacak kadar kırılmış diş ve diş köklerinin,
* Gömülü dişlerin çekimleri yapılmaktadır.

Çekim sonrası;

* Çekim yarasının üzerine konan tampon yarım saat kadar tutulmalıdır.
* Bu tampon atıldıktan sonra, gerekmiyorsa tekrar tampon konmamalı, oluşan pıhtının bozulmamasına özen göstermelidir.
* Ağız suyla çalkalanmamalıdır.
* Hiç bir şekilde çekim yerine dokunulmamalı, yara bölgesi emilip tükürülmemelidir.
* Çekim sonrası iki saat kadar bir şey yenmemeli, bu süre dolduktan sonra da mutlaka ılık şeyler tecih edilmeli ve çok sıcak ya da soğuk yiyeceklerden uzak durulmalıdır.
* 24 saat sigara içilmemelidir. Sigara pıhtının bozulmasına ve yara yerinin iltihaplanmasına neden olabilir. Kuru soket denen bu durum uzun süre ağrıya sebep olur.
* 24 saat alkol alınmamalıdır.
* Yaralı bölge 24 saat kullanılmamalıdır.
* Ağrı olursa aspirin dışında bir ilaç tercih edilmeli, mümkünse bunun için hekime danışılmalıdır.
* Çekim yeri mutlaka temiz tutulmalıdır.
* Yara içerisine yemek artığı dolması önlenmelidir. Çekimden 24 saat sonra, yumuşak bir diş fırçasıyla bölge yavaşça fırçalanmalıdır. Bu sırada ılık tuzlu su gargarasından da faydalanılabilir.
* Kanamanın hafif bir sızıntı halinde 6- 24 saat sürmesi normal kabul edilmektedir.
* Ancak aşırı bir kanama varsa ya da bu süre aşılmışsa mutlaka diş hekimine başvurulması gerekir.
* Aynı şekilde, uzun süren ağrı şişlik durumlarında da hekime haber verilmelidir.
* Sızıntı şeklinde devam eden kanamalarda, ıslatılmış bir çay poşeti, gazlı bezle sarılarak yara yerine konulabilir. Bu şekilde bir süre tampon yapmak, çayın içindeki bazı maddelerin kan durdurucu özelliği nedeniyle faydalı olabilir
     
   

 

 

Sitede yayımlanan tüm içerik bildilendirme amaçlıdır. Sitedeki bilgiler hekimin hastasını tıbbi amaçla muayene etmesi ve tanı koyması yerine geçemez.